>bir aydir Jakarta’dayim!

>
Cocuklar yanima gelene ve yeni evimize tasinana kadar buraya yeni bir yazi yazmama karari almistim ama outlook takvimine kendim icin koydugum “ilk ayi doldurdun, tebrikler!” yazisini gorunce kararimdan vazgectim. Ilk ayimi doldurduguma inanamiyorum. Cocuklarimdan ve ailemden uzak, yepyeni bir ortamda ilk ayim bitti. Cok zorlandigim anlar oldu, hala oluyor. Ailemi cok ama cok ozledim. Ama gene de tahmin ettigimden daha kolay gecti, adaptasyon suresi de dusundugumden daha kisa oldu. Tabii ki hala alismam ve ogrenmem gereken cok sey var ama kendimi uzayli gibi hissetmiyorum en azindan.

Ilk bir ayda gozlemledigim ve bazilarini ilk kez burada gordugum bazi seyler var. Bazilarini hicbiryerde gormedim, bazilarini Malezya’da gormustum. Mesela;

Bardak kapaklari: Iceceklerin ustunu mutlaka kapatiyorlar. Mesela su bardaklari icin cok zarif minik kapaklari var. Fabrikalarda plastikten yapilmis daha basit versiyonlarindan anladigim kadariyla cok yaygin kullanilan birsey. Su en onemli ikramlardan ve iceceklerden biri.

Bicak yerine kasik: Yemek yerken bicak kullanmiyorlar. Cinliler chop stick kullaniyor zaten ama buralilarda catal ve kasik kullaniyorlar. Butun kesme islemlerini kasikla yapiyorlar. Ilk hafta cok tuhaf gelmisti ama simdi alistim. Malezya’da da ayni olay var ama orada restoranlarda bicak bulmak daha kolay. Burada bazi cok luks restoranlarda bile bicak standart degil, ancak ozel istek uzerine getiriliyor.

Kahve: Kahvenin mekani burasi. Siradan cafelerde ictigim kahve bile cok guzel. Pek cok semtte Starbucks var ama yerel mekanlarin hem fiyati daha ucuz, hem de bence en az Starbucks kadar lezzetli kahveler yapiyorlar. Alisamadigim tek sey, cogu yer kahvenin icine seker koyup servis yapiyor. Kahvesini az sekerli icen biri olarak, buna tam alisamadim. Siparis verirken sekersiz olmasini istemeyi unutursam, kahve keyfi kursagimda kalabiliyor. Fabrikalarda ikram edilen kahve bile lezzetli ama benim icin cok sekerli.

Iced lemon tea: burada buzlu cay istediginiz zaman bir bardak buzlu cay ve yaninda minik bir kapta surup geliyor. Ilk seferinde ne oldugunu anlamadim, cayi sekersiz, sadece limonlu ve buzlu olarak getiriyorlar. Surubu icine dokunce Lipton Ice tea yada Nestea tadina geliveriyor bir anda.

Cay: bu adamlar yemeklerini yiyip sofradan kalkiveriyorlar. Yemek ustune bir tatli yiyelim, bir cay icelim, biraz sohbet edelim falan olayi yok. Yiyelim, kalkip isimize bakalim modundalar. Cinliler cayi, yani yesil cayi yemekle birlikte iciyorlar. Bu da Vietnam’da gordugum ve pek alisamadigim birsey. Sushi’yle falan guzel oluyor ama baharatli yemegin ustune sicak cay hic bana gore degil. Bu arada ogle yemeklerinden sonra Mutfak’ta yada Laz’da ictigim cayin tadi ve cay sohbetinin keyfi burnumda tutuyor. En iyisi uyduruk caydanligimda cay demlemek. Yoksa tek sansim Anatolia’ya gitmek, orda da elin Endonezya’li garsonuna “acik cay” istedigimi nasil anlaticam…

Zeytin: Hayatimda tatli zeytini ilk defa burada yedim! Sanirim bizim siyah Gemlik zeytini ve kirik yesil zeytin en cok ozleyecegim seylerin basinda geliyor. Burdaki zeytinler kelimenin tam anlamiyla igrenc, tatli, dusunebiliyor musunuz, tatli! Hala denemedigim 1-2 supermarket kaldi. Oralarda da yoksa her gelenden isteyeceklerimin basinda zeytin gelecek.

2 thoughts on “>bir aydir Jakarta’dayim!

  1. >merhaba selen,ev bulabildin mi? umarim bulmussundur yada yakinda bulursun. burada gunler her zamanki geciyor. yaz geldi, havalar cok sicak oldu birden bire. gunler artik daha uzun:)ekibinin fotolarini da koysan, merak ettim simdi:)kendine iyi bakIsil

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s