>Bunu mutlaka yazmalıyım. Bizim Lara, bakıcıları Ami’ye yoğunlaştırılmış Türkçe dersleri veriyor. Daha önce yakalamıştım, elma, kelebek, çilek, vs o an aklına ne gelirse Ami’ye gösterip Türkçe’sini öğretiyor. İşin komiği aradan yarım saat geçtikten sonra sınav yapıyor, ‘Ami, say butterfly in Turkish.’ diye.
Ben bu olayın farkında değildim. Bir gün eve telefon ettiğimde ve öğlen yemeğinde ne yediklerini sorduğumda, Ami ‘dolma’ diye cevap verince keşfettim Lara’nın sistematik bir şekilde Ami’ye Türkçe öğrettiğini. Şimdi de resimli oyun kartlarıyla oynuyorlar.Az önce Arda üstünde kaplan resmi olan kartı Ami’ye gösterdi, Ami ‘aslan’ dedi. Bizim küçük cadı hemen düzeltti, ‘not aslan, it’s kaplan’ diye.
Aynı zamanda da TV’de uyuyan güzel’in çizgi filmini seyrediyorlar. Filmdeki kızcağız henüz prenses olmamış, kırlarda çıplak ayakla dolaşıyor. Lara’ya aramızda geçen diyalog şu:
L: Anne, prensesler bence dışarda çıplak ayakla gezmez, di miii?
S: Evet canım ama bu kız daha prenses olmadı sanırım.
L: Karnından bebek çıkınca prenses olucak. Bir de prenseslerin squirrel’leri ve bunny’leri olur.
Çok komik bu küçük insanlar, onlarla birlikte olmak dünyanın en keyifli şeyi.