>Lara her zamanki gibi cok erken uyandi bu sabah. Ben banyodayken, kasla goz arasinda Arda’nin basina gidip onu da uyandirdi. Arda uykusuna duskun, rahat birakilirsa Lara’dan yaklasik iki saat gec kalkabilir sabahlari. Lara’yi kovalayip, biraz daha uyutmaya calistim ama benim de fazla vaktim yoktu, o yuzden uyumadi, kalkti.
Once buzdolabini acip kahvaltida makarna yemek istedi. Bakicisi “hayir” dedigi icin cok kizdi. Aslinda yogurtlu yada peynirli makarna yiyebilirdi bence ama zaten bakicinin otoritesini cok zor tanidilar, bir de ben sarsmayayim diye sesimi cikarmadim. Cok da takilmadim olaya, cunku biliyorum ki Arda, karni acikinca ne bulursa yiyen tiplerden. Bakiciya sigara boregi kizartip masaya birakmasini, acikinca kendi kendine yiyecegini soyleyip olayi gecistirdim. Onlar da odaya giyinmeye gittiler.
Bu arada Lara’dan izin alarak, ofise ayran goturmek icin Lara’nin kapakli plastik bardagini kullandim. Kapidan cikarken once bana el sallamak icin ortaligi ayaga kaldirdi Arda. Kosarak geldi, tam onu operken elimde Lara’nin bardagini gorunce bu kez bardagi evde birakmam icin aglamaya basladi. Lara gelip, “ben izin verdim Arda’cim, aksam getiricek” falan dedi ama… Arkamda aglayan, mutsuz, uykusunu alamamis bir cocuk birakip ciktim, ise geldim istemeye istemeye.