
Bize geldiklerinde kucuk kizin ayakkabisi yoktu. Bizim cocuklarin verilmek uzere ayirdigim kuculen ayakkabilarini getirdim, uygun bulduklari ve begendikleri birsey olursa alabileceklerini soyledim. Bir iki sandalet vardi giyebilecegi, ancak ayakkabisiz yurumeye alismis minik ayaklar, ayakkabiya girince dengelerini saglayamadilar. Yuruyemedi bir turlu ayakkabiyla, dusup durdu. Disarida ayakkabisiz geziyor, sokaklarda, cimende, heryerde. Minicik ayaklari bazan aciyor, ciziliyor, aglamadan gelip gosteriyor aciyan yerini, sonra yine sari lulelerini dalgalandira dalgalandira kosturmaya devam ediyor.
Arda’ya cok fazla ilgi gosterdi ikisi de. Surekli onunla oynamak, bogusmak, bagirip cagirmak isteyen iki minikle karsilasinca Arda bir sure sonra bunaldi. O kadar hareket ve gurultu ona cok gelmisti. Biraz sakinlessinler diye kagit ve boya kalemleri getirdi, ilgilerini 5 dakikadan sonra cekmedi. Oyuncaklarini getirdi, kirilmaya baslayinca toplayip geri goturdu. Oyuncaklar ilgisini cekmiyordu cocuklarin zaten. Sonra tahta bloklari getirdi ama ancak 10 dakika oyalanabildiler. Bir ara ben mutfaktayken 3 yasindaki oglan “Arda benimle oynamak istemiyor” diye soylendi gelip bana. Gittigimde Arda’nin odasinin kapisini kapattigini gordum “biraz tek basima oynamak istiyorum” dedi, saygi gosterdik, yanliz biraktik onu. Ama minik ellerin Arda’yi tutup iceri getirmesi uzun suremedi.
Yarin Almanya’ya gidecekler. Emimim alisacaklar, sakinlesecekler ama o cennet adayi hep cok ozleyecekler. Onlari gozlemlemek benim icin de cok ilginc bir deneyim oldu. Oyle ozgur yetisen cocuklarin her ortama uyumlu olacagini dusunurdum, oysa kafese tikilmis aslan gibi huzursuzlar aliskin olduklari ortamin disinda. Demek ki ister evinin duvarlari arasi, ister ormanin kiyisi olsun, kucuk bir cocuk icin ev diye benimsedigi guvenli yer neresi ise, onun disina cikmak huzursuzluk veren bir deneyim olabiliyor. Oyuncaksiz buyuyen cocuklarin konsantrasyon zamanlarinin daha uzun, cocuklarin da daha yaratici olacagini dusunurdum, ama pek ilgisi yok gibi gorunuyor. Cocugun ilgi duydugu alanlar yetistigi ortamdan bagimsiz sanirim, karakterleriyle, sevdikleri ve sevmedikleri seyleri cok net bilerek dunyaya geliyorlar. Biz anne babalarin en onemli gorevi onlari degistirip kaliplara sokmadan buyutmek icin elimizden geleni yapmak sanirim.