Palau seyahatinin son iki yazisini bir turlu yazamadim. Son kismin ilk bolumu manta dalislariyla ilgili , yada mantalarin dalgic gozlem turlari.
Minicik Palau’nun butun ekonomisi turizme dayaniyor. Bu yuzden midir bilmem, her adimda inceden inceden ticari zihniyet kokulari geliyor insanin burnuna. Dogal guzellikleri paraya cevirebildiklerini gorunce, dogayi gercekten de koruma altina almislar. Bu turizmin en guzel etkisi, keske butun ulkeler bunu farkedip dogayi korusalar. Ancak ne yazik ki hizmet kalitesi ve musteri memnuniyeti anlayisi ayni hizda gelismemis.
Alman Kanali denilen bir yer var Palau’da. Adalari cevreleyen mercan resiflerine, teknelerin gecebilmesi icin acilmis suni bir kanal. Burasi ayni zamanda unlu bir dalis noktasi cunku bu kanalin girisine yakin bir noktada mantalarin surekli ugradigi bir temizlik istasyonu var. Buraya iki dalis yaptik ve ikisinde de manta gorduk ancak mantalarin muhtesem zarafeti bile hayalkirikligi yasamami engelleyemedi.
Oncelikle temizlik istasyonu mantalari uzun uzun izleyip cekim yapabilmek icin oldukca derinde, 25-26 metrede. Her gun uc dalis yapilan bir tatilde, azot birikimine dikkat etmek gerekiyor. O yuzden de bu derinliklerde gonlunuzce kalamiyorsunuz. Aslinda mantalari adam gibi gorebilseniz 5 dakika yeter de artar bile ama asagisi oyle kalabalik ki, dalgiclardan temizlik istasyonuna yaklasamiyorsunuz bile. Ustelik isi oylesine ticarete dokmusler ki tecrubeli tecrubesiz herkesi asagiya indiriyorlar. Dalis liderinin resmen surukleyerek tasidigi, kendi basina sualtinda hareket etmekten aciz dalgiclar vardi suyun altinda. Bunca samataya manta falan gelmez diye dusunebilirsiniz ama ilginc bir sekilde mantalar her seferinda oradaydilar. Dalgiclar mi mantalari gozlemliyor, yoksa mantalar mi bu garip yaratiklari izleyip egleniyor emin degilim. Tunc’un cektigi fotografa bakilirsa burasini Manta Point’den ziyade, Divers Point diye adlandirmak daha dogru sanirim.
Herseye ragmen, mantalari gorduk. Ama mantalar oyle zarif, oyle buyuleyici yaratiklar ki, onlarla gecen zaman bana hep kisa geliyor. En hos karsilasmamiz, temizlik istasyonuna giderken orta suda karsimiza cikan iki manta ile oldu. Tamamen tesaduf eseri kameram acikti ve gelislerini cekebildim. Derine gitmeselerdi peslerinde bayagi bir sure kostururdum. Aklim kaldi tabii ki… aah mantalar ah, oyle guzelsiniz ki doyum olmuyor sizi seyretmeye….
Selen abla bişi diyimmi , fotoğraf tek kelime ile BOMBA ! valla harikasınız şu dalışlarınızı kıskanıyorum :(( 2009’da resiflerdeki dalışlarım aklıma geliyor ,mercanlar palyoço balıkları aslan balığı devasal deniz kestaneleri,deniz hıyarı ve birkez gördüğüm ve ödümün b*kuma karştığı dev vatoz. Çok şanslısınız , ben okul bitirince de orda olursanız yanınıza gelmek istiyorum söyliyim duyurayım . ( bu okulda bitmez gerçi ama 😀 )
Çok teşekkürler Ashley’cim. gel tabii, ne zaman istersen, hazır olursan beklerim. Okul biter biter, anlamazsın bile nasıl bittiğini, tadını çıkar 🙂
😀 tamam öyleyse okul bitince orda lursanız gelicem 😀 bu yorumlar burda dursun davetiye niyetine. Puhaha resmen zorla davet yahu bu 😀 canınız sağolsun yeter,Lara ve Arda’yı öpüyorum.
Sevgiler